Avrupa’da siyasal olarak feodal yapılanmalardan merkezi devletlere doğru yaşanan dönüşümün anlaşılmasında, siyasal iktidarların “meşruiyet” noktasında kendilerini toplumlarına kabul ettirebilmeleri adına yapmış oldukları girişimler siyasal düşünceler tarihi için oldukça önemlidir. Bu çerçevede siyasal iktidarı elinde bulunduran güçlerin, istikrarlı ve kabul edilebilir düzen arayışları için önce Kilise ve aristokratlar ile daha sonra da toplumun belli kesimlerine meşruiyetlerini kabul ettirmeleri gerekmiştir. Bu anlamda Avrupa düzleminde siyasal iktidarının meşruiyet sorununu çözme noktasında ilk olarak İngiltere özelinde büyük bir çaba içine girildiği görülmüştür. Bu anlamda tam adıyla “Magna Carta Libertatum” olarak bilinen metinde, İngiliz kralının siyasal meşruiyetini sağlamlaştırabilmek için öncelikle aristokratlar karşısında haklarını belli boyutlarda kısıtlandırması tarihi bir vakadır. Bu metin, aynı zamanda günümüzdeki anayasal düzene ulaşılabilmesi noktasında da önemli bir vesika olarak kabul edilmektedir. Bu çalışmada içerik analizi yöntemi kullanılarak, Avrupa’da siyasal iktidar düşüncesinde meşruiyet sorununun çözülmesine yönelik bir örnek olay olarak İngiltere’de Magna Carta’nın ortaya çıktığı siyasal ve toplumsal iklim ile bu metnin İngiltere özelindeki önemi ayrıntılı bir şekilde siyasal düşünceler ile siyasal ve toplumsal tarih çerçevesinde tartışılmaya çalışılacaktır. Çalışmanın sınırlılıkları, mekânsal olarak İngiltere ve Magna Carta’nın bir metin olarak bu ülke üzerinde idari, siyasal, toplumsal ve hukuki etkilerinin açıklanması şeklinde bir çerçeveyle sağlanmaya çalışılacaktır.
The attempts of political powers to impose themselves on their societies at the point of “legitimacy” are very important for the history of political thoughts to understand the transformation from the feudal structures to the central states in Europe. In this context, the powers that hold political power had to impose their legitimacy firstly on the Church and the aristocrats and then on certain segments of the society for seeking a stable and acceptable order. In this sense, it is observed that the first great effort was made especially in England to solve the problem of legitimacy of the political power in Europe. In this sense, the text known as “Magna Carta Libertatum” is a historical event that the British King restricted his rights in the presence of aristocrats to a certain extent in order to consolidate his political legitimacy. This text is also accepted as an important document to achieve today’s constitutional order. This study discusses in detail the political and social climate in which Magna Carta emerged in England for solving the problem of legitimacy and the importance of this text in special to the England in the thought of political power in Europe, using the method of content analysis as a case study, within the framework of political thoughts and political and social history. The limitations of the study are tried to be provided with a framework such as explaining the administrative, political, social, and legal effects of the England and Magna Carta on this country as a spatial text.